gilbert & george: epikleşen resimsel bir drama

MÜMTAZ SAĞLAM

Gilbert & George’un sanatı, gündelik hayat vurgusu ve eleştirisi üzerinden rahatlıkla okunabilir. Dikkat edilirse, ilginç ve farklı olanın gösterimine dönüşen, görüntü tekniklerinin pekiştirdiği etkili bir performansın her zaman karşımızda olduğu görülecektir. Ve bu eylemsellik hali, iddialı ve aykırı bir gösterimle ya da sorgulama ısrarı ile sıradan olanın takdim eden bir yapılanma olarak ayrıcalık kazanmaktadır. Bu arada, teknik destekle pekişen etkili bir görsellik üzerinden sarsıcı, çarpıcı, muğlak ve tartışmalı bir gerçekliğin ya da içeriğin yansıtıldığı bu yaklaşımın, özellikle internet ortamının sağladığı olanakların çok öncesinde duyumsanmış estetik bir algının ve eşzamanlı kavrayışın şimdiki zamana konumlanmış ürünü olduğu unutulmamalıdır. 



Simgesel bir gösterimle, daha çok ahlâk, cinsiyet ve kimlik temsiline uygun radikal bir dil ve ifade alanına dönüşen Gilbert & George’un sanatı; genelde konjonktürel içerik yapılanmalarını yansıtan imgelerle yüklüdür. Yakın dönemlere dek karanlık oda teknikleriyle hemen ardından da dijital görüntü işleme yöntemleriyle üretilen, alternatif ve aykırı düzenlemeleri resim olarak öneren bu çok katmanlı yaklaşım, iddialı bir duruşa sahiptir. Hiç kuşkusuz çarpıcı, enerjik, yeni ve güncel bir görünümle karşımıza çıkarılan anıtsal boyutlardaki bu ikonik resimler; nedense zaman ve tasnif dışı bir konumda değerlendirilir. Gerçekte; provokatif bir ruhu yansıtan, ikili bir imge tercihinin yarattığı gerilim üzerinde yapılanan bu çalışmalar, bir yandan simgesel bir dili kodlarken öte yandan sıradanlığın nihilizmini öneren tekinsiz bir alanda kendilerini tanımlar. 


ahlakî çelişkiler yaratan bir yaklaşım: bedenle ifade

Gilbert & George’un sergilediği performatif tavır; aslında, sıra dışı bir ifade düzleminin yaratılması adına mevcut görsel dilin olanaklarıyla ulaşılan ve aşırılaşmış bir sonuçtur. Örneklemek gerekirse, fotografik imgeler üzerinden teşhir edilen simgesel görsellik, beden ve kimlik tartışmalarına dek uzanan değişken ve ucu açık bir sorgulama alanına dönüşür. Bu bakımdan tüm ifade düzlemi, yeterince aykırı ve deneysel bir karakter üzerine yapılanır. Her zaman uyarıcı, uzlaşmaz, aykırı bir söylemi savunur; kısmî bir alaysama içerisinde süresiz ve sonsuz bir tasavvurla özdeş hâle gelir.

Bu kapsamda, Gilbert & George’un erken dönem çalışmalarında beliren ve kararlı bir uygulamaya dönüşen kendi imgelerini görsel alana dahil etme girişimi ise, esasında yaşayan heykeller pratiğinin bir uzantısı olarak görülebilir. Zaten bu uygulama, öznel bağlantıları açık eden bir eklemlenme hâlini andırsa da, esasında tümel anlatının gelişim doğrultusunu belirleyen bir önceliğe sahiptir. Gilbert & George’un ifade belirsizliği içindeki kendi görüntüleri, toplumsal değer yargılarına karşı ahlakî çelişkiler yaratacak şekilde kullanılmaktadır. Tuhaf ve tekinsiz bir boyutun güncel ikonografik betimlemelere dönüşmesi için bu radikal dil ve yaklaşım, belki de en etkili yoldur.  O yüzden, baştan bu yana resmin öznesi olan iki beden, bütüncül bir portre kıvamında ısrarla kullanılmakta, donuk bir yabancılaşma ile birlikte bir mizah ya da ironik yorumun nesnesi olarak sunulmaktadır. 


bir kara anlatı modeli 

Gilbert & George’un sanatı, gündelik hayat vurgusu ve eleştirisi üzerinden rahatlıkla okunabilir. Dikkat edilirse, ilginç ve farklı olanın gösterimine dönüşen, görüntü tekniklerinin pekiştirdiği etkili bir performansın her zaman karşımızda olduğu görülecektir. Ve bu eylemsellik hali, iddialı ve aykırı bir gösterimle ya da sorgulama ısrarı ile sıradan olanın takdim eden bir yapılanma olarak ayrıcalık kazanmaktadır. Bu arada, teknik destekle pekişen etkili bir görsellik üzerinden sarsıcı, çarpıcı, muğlak ve tartışmalı bir gerçekliğin ya da içeriğin yansıtıldığı bu yaklaşımın, özellikle internet ortamının sağladığı olanakların çok öncesinde duyumsanmış estetik bir algının ve eşzamanlı kavrayışın şimdiki zamana konumlanmış ürünü olduğu unutulmamalıdır. 

Gilbert & George her zaman, konu düzleminde modern hayatın yarattığı çelişkilere, sorunlu görünen durumlara; özellikle din, politika ve cinsellik ekseninde derinleşen yoksunluklara, arızalı durumlara ve davranışlara eleştirel bir yaklaşımla odaklanır. Kültürel dokunun, değişen yaşantı içeriklerinin akıcı gerçekliğini, fotografik görüntülerle belgeleyerek gerçekçi bir yorumu karmaşık bileşenleriyle inşa eder. Burada sanatının yıkıcı niteliği daha baskındır ve bu yaklaşım bir kara anlatı modeli olarak kendi ayrıksı düzleminde zaman geçtikçe epik bir karaktere evrilir. Didaktik önermelerden, ideolojik bağlantılardan uzak duran bu bağımsız tavır; dikkat edilirse ikilinin duygusal yaşantısından gerçekçi bakışından kesitleri yansıtır ve sorgular. Kültürel olarak dışlanmış ve ihmal edilmiş ya da reddedilmiş konuların ifade edildiği bir düzlemdir tam da bu.


Mümtaz Sağlam, Copyright © 2023 / All Rights Reserved.

Ayrıca Bakınız: https://saglamart.com/gilbert-george-anti-elitist-humanist-ve-saplantili-bir-bakis

Gilbert & George (Gilbert Proesch – d. 1943, San Martin de Tor, İtalya) ve (George Passmore – d. 1942, Plymouth, Birleşik Krallık) 1967’de Saint Martin’s School of Art’da tanıştılar. O tarihten bu yana birlikte  yaşadılar ve çalıştılar. Bir süre ünlü The Singing Sculpture adlı performanslarını elleri ve yüzleri renkli metalik tozlarla kaplı bir şekilde Londra sokaklarında gerçekleştirdiler. Ardından fotoğraf tekniklerini kullanarak oluşturdukları büyük boyutlu kolaj düzenlemeleriyle sanatlarını daha geniş kitlelere yaydılar. Londra’nın hareketli bir göçmen ve işçi sınıfı mahallesi olan Doğu Yakasında yaşamayı tercih ettiler. Atölyelerini burada kurarak bölgenin toplumsal ve siyasal koşullarında ortaya çıkan yaşantıyı yakından gözlediler, yerel kültürü sıra dışı bir görsellikle yansıttılar. Bakınız. https://www.lehmannmaupin.com/artists/gilbert-george/biography