nikolaj bendix skyum larsen: yeni-ötekinin umut yolculuğu

GÜLAY YAŞAYANLAR

“Bu distopik ortamda yaşananlar; hayatta kalma deneyiminin ötekilik muammasına dönüşmesi ve zihnî körelmenin suların derinliklerinde kaybolup gitmesidir aslında. Dahası bu tehlikeli, hüzün dolu ölümcül yolculuk; kimlik, aidiyet tartışmalarını canlı tutan ve yabancı düşmanlığı gibi post-kapitalist dönem travmalarının yol açtığı çöküntüleri, hayal kırıklıklarını ve güçsüzlüğü simgelemektedir. Öteki coğrafyalara özgü savaş ve baskılardan bunalan göçmenlere ait kırılganlığa doğrudan işaret etmektedir.



Nikolaj Bendix Skyum Larsen,”Quicksand“, 2017, HD Video (Trailer), 21′.

Danimarkalı sanatçı Nikolaj Bendix Skyum Larsen’in 2017 yılında gerçekleştirdiği bir ses ve video enstalasyonu olan Quicksand; politik çıkmazlara sürüklenen ve güvencesiz bir hayat standartına sahip bulunan Avrupa’da 2033 yılında yaşanan bir göç hikâyesini anlatır. Ailesini geride bırakarak tekneyle Avrupa’dan yola çıkarak Akdenizi geçmeye çalışanlara katılan Jason’un gözünden yaşanan zorlu bir yaşam mücadelesine tanıklık ederiz. Tuhaf, uyumsuz ve farklı eşikleri kurcalayan bu trajik dip yolculuğu anlatısı, ötekine dair yaşantının mutlak yazgısına dönüşen sorunlarla birlikte yaşanan empati yoksunluğunu sorgulamaktadır.

2033 Avrupası, geliştirdiği mülteci politikalarıyla artık herkes için güvencesiz bir coğrafyadır. Yaşam alanları daralmış ve dağılmış insanlar için güvenli topraklara ulaşma mücadelesi, çok daha önemli bir zorunluluk halini almıştır. Hayatta kalabilmek için oradan uzaklaşılması gerekmektedir. Larsen, yeni dünya düzenine dair oluşan güvensizliğe ve umutsuzluğa, hâkikatlere karşı sergilenen duyarsızlığa, yükselen sağ popülist siyasî söylemlere dikkatimizi çekerek, tepkilerini Quicksand‘de simgesel, sert ve gerçekçi bir dille görselleştirmekte, ölüme yakın duran ve tersine yaşanan bir göç deneyimi üzerinden bizi uyarmaktadır.

Bir teknenin alabora olmasıyla başlayan Quicksand; Jason’u ölüme yaklaştıran sürede duyulan ve hayat sorgulamasına dönüşen seslerle, deniz ve dalga görüntülerini katmanlar. Jason’un duyulan nefesleri eşliğinde istiflenmiş anılar ve vaadler yavaş yavaş suyun derinliklerine gömülür. Çoğalan hava kabarcıkları umudun ve düşlerin yok oluşunu ifade eder. Suyun dibinde oluşan karanlık boşluk, aslında ideolojik bakışın iflâsının bir sonucudur. Toplumsal düzenin öteki için varolan sınırları bu metaforik uzamda tümden silinmektedir. Nitekim, bu kara boşlukta, seslerle birlikte umudun da suyun derinliklerine savrulmasıyla özgürleşme arayışının anlamını çoktan yitirdiğini nefesimizi tutarak hissederiz. Karanlık dip yüzey, artık daha katı ve derindir; beklenen ölümü simgeleyen bir manzaraya dönüşmüştür çoktan.

Burada, bu distopik ortamda yaşanan şeyler; hayatta kalma deneyiminin ötekilik muammasına dönüşmesi ve zihnî körelmenin suların derinliklerinde kaybolup gitmesidir aslında. Dahası bu tehlikeli, hüzün dolu ölümcül yolculuk; kimlik, aidiyet tartışmalarını canlı tutan ve yabancı düşmanlığı gibi post-kapitalist dönem travmalarının yol açtığı çöküntüleri, hayal kırıklıklarını ve güçsüzlüğü simgelemektedir. Öteki coğrafyalara özgü savaş ve baskılardan bunalan göçmenlere ait kırılganlığa doğrudan işaret etmektedir.

İzleyeni güncel bir dramın alternatif versiyonu ile trajik bir tanıklığa sürükleyen bu destansı videoda Larsen, yakın gelecekte iyice düğümlecek olan mülteci sorununa odaklanarak, güvencesiz yaşam algısının 2033’te herkes için geçerli olacak temel bir soruna dönüşebileceği vurgusunu yapıyor. Güvencesiz yaşamı daha da ağırlaştıran, ahenksizlik yaratan hayatta kalma ritüellerine dikkatleri çekerek, yeni-ötekinin umut yolculuğuna eşlik ediyor.

Bir türlü bitmeyen bu zamansız ve karanlık göç yolculukları, Quicksand ile günümüz Avrupasının sertleşen dış politikalarıyla, göçmenlere karşı gelişen yasaklayıcı tutumlarıyla ve yabancı düşmanlığına dönüşmekte olan düşünce ve davranışlarıyla ilişkilendirilmektedir. Kaçınılmaz bir biçimde sürdürülebilir ve korunaklı bir yer edinme stratejisi üretmeyi acilen talep eden cüretli bir beyan gibidir. Sorumluluk alma adına girişilen samimi bir empati kurma deneyimidir.

Şizoid bir boyut kazanan korkuların, giderek ağırlaştığı distopik bir anlatıya dönüşen Quicksand, Avrupa’nın vaadler yerine, sahte gerçekliklerle kurgulanan istisna hâli üzerine düşünmeye çağrılı etkili bir yapımdır.


Gülay Yaşayanlar, Copyright © 2021, Tüm hakları saklıdır. / All Rights Reserved.

Nikolaj Bendix Skyum Larsen,”Quicksand“, 2017, HD Video, 21′.

ayrıca bknz. https://saltonline.org/tr/1044/konusma-nikolaj-bendix-skyum-larsen